27 Ağustos 2013 Salı

Sevmek İsterim




Bir gün bir maniniz yoksa, sizi sevmek isterim
Hani öğle üzeri vaya bir sabah vakti
Hiç sormadan gelişigüzel

Bahçenizde bir gül,ağacınızda bir kuş
Baş yastığınız olmak isterim yada
Sırf sizi görmek için hesapsızca

Siz yine sevmek istediğim, siz
Sevildiğinizi hissedin bir kuş tüyünde
Yada akşamları bir çırçır nağmesinde

Aniden bir ürperti geçsin vücudunuzdan
Evdeyseniz....bir maniniz yoksa....

23 Ağustos 2013 Cuma

Hayata Ve Menend'e

Arkadaşımın üyesi olduğu kulübün bahçesindeyiz. Her zaman ve her ortama uyum sağlarım ben ama bugün o gün değil. Biraz ortamın durumuna ayak uydurmaya çalışıyorum. Yok en iyisi etrafı dolaşmaya çıkmak. Arka bahçe bakımsız ama ben bir ağaç buldum. Biraz ileride sandalyeler var. İki tane kapıp kendime bir tesis inşa ediyorum. Oh, ayaklarımı da uzatıp bu sıcak günde kendimle kalayım biraz derken, Menend aklıma geliyor.

Menend beni gördüğüne çok sevinmişti. Sabah kalktığımda Menend'e gitmeliyim diye düşündüğümü söylediğimde daha çok sevinmişti. Heyecanlı bir şekilde bana sarılmış ve içimden seni çağırdım ve sen geldin dedi. Arada sırada görüşsek de paylaşımlarımız iki eski dostun ki gibi derindi. Anlatacakları vardı. Yürümüyor, sanki uçuyordu. Kahveleri yapıp geldi. O kendi elleriyle yeşerttiği bahçede büyük çınarın altına oturduk.

Menend: Kalbini sevdiği adam boşaltıp gittiğinde insan sevgisiyle, şiirle, romanla,türkülerle doldurmuş bir Makbul insan. İlkokulu yalvar yakar okuyan, bütün okumuşlara inat kendini yetiştirmiş, yaşayamadığı ne varsa kitaplardan okuyarak öğrenmişti. Kendi mevcudiyetini hiç sorgulamamış, duygularını canlı canlı toprağa gömmüştü. Ne olduysa birden ruhunda kelebekler uçuşup hiç alışkın olmayan bedenini bilmediği yerlere uçuruyordu. Menend gençliğini, kaybettiklerini, yaşayamadıklarını geri istiyordu. Pişmandı. Onca sene kendi için hiçbir şey yapmamıştı. Gece gözlerini açarak anlatmaya çalışıyor, heyecanlı ve buruk. Konuşamadım, bunca yıl sonra seni bulduğuma sevindim diyemedim, dedirtmediler. Nefesi kesiliyor. Boğazı düğümleniyor. İçinin yangınına birisinin su serpmesini bekliyor.

Bir ağacın altındayım kuşlar neşeli cıvıl cıvıl. Oturduğum sandalye biraz rahatsız ama takmıyorum. Gözlerimin kapanmasına engel olmaya çalışarak yazıyorum. Aklıma Menend'in bahçesi geliyor. Sonra sözlerini duyuyorum. Yıllarca kimselere bakmadım.Kimsenin eline elim değmedi. Bazen çocuklarım beni yaşıtım olanlara bile oğlum, kızım dediğim için uyarırlardı diyor. Kanıyor karşımda, gözümde Menend'in can verdiği çiçekler soluyor. Bunca  emeğin sonu bu mu olmalıydı? Kadir kıymet bilmemek deyip çocukları üzerinden hayata hesap soruyordu. Oysa bunca yıl hiç aklına gelmemişti hayatı ve kendini sorgulamak. Şimdi kim için yaşadım ben, kimler için vazgeçtim kendimden diyordu. Çocukları babası terk ettiğinde ben kendimi toprağa verdim.Karşılığı sadece "sen annesin" oldu.


Menend  yıllar önce kaybettiği  kendini bulmak istiyor. Yüzme bilmeden atladığı sularda boğulmadan çıkmak hala bir umut varken sevdiğinin kıyısına vurmak istiyor.Akıp giden yıllara inat bitmedi gidilecek yollar, ben bitmedim diye bağırmak istiyor.Kendi kendini yetiştirmiş, öğrenmeye doymayan, öğrenirken çocuklar gibi heyecanlı ve mutlu biri Menend. 41 sene sonra sevip de kavuşamadığı sevdiğini bulduğunu yazmış. Başka hiç bir iletim şekli duygularını anlatmasına yetmeyeceği için eski usul mektup yazarak sayfalarca anlatmış. Yıllar sonra bulduğu sevdiği aradığında telefonda nasıl konuşamadığını, oysa söyleyecek ne çok şeyi olduğunu yazmış.


Hala ağaç altındayım; kah düşünüp kah uyukluyorum. Bir çıtırtı geliyor ağaçların arkasında. Gözlerimi hiç açmıyorum. Sevdiğim geliyor hissediyorum. Arkamdan boynuma bir öpücük konduruyor. Kokusunu içime çekiyorum. “Mangal yandı,birazdan etler olur. Gelecek misin?” diyor. Üzerimizden bir uçak geçiyor. Mavi gökyüzünde beyaz bir iz bırakarak. Menendi düşünüyorum. Yıllar da öyle geçmişti.Şimdi o yaşayamadığı yıllarını geri istiyordu. Bu kez hikayenin sonu bildiğimiz gibi değil de ummadığımız gibi bitsin istiyorum. Menend sevdiğine giden yola çıksın,özgürlüğüne, yaşanacak yıllarına yürüsün, korkmadan, dimdik. Sevdiğimin elini tutup kalkıyorum. Gözlerine bakıyorum. Beraber yaşlanma fikri heyecanlandırıyor. Birazdan hayata içeceğiz, yaşadığımız anların toplamına, beraber yaşlanma fikrine Menend ise .....

Ellerine sağlık muhteŞemsimmm:)

GELİVEREN

Yumuşacık damla damla
Usul usul mutlu
Suyla dans gibi, karda oyun
Sıcacık bir çay belki ince bellide


Kaşık olmuş bedenler
Bir öğleden sonra yada sabaha yakın
Uykuya çekilirken dalgalar
Kaybolmak tek bedende

Yan yana bir resimde durmak günlerce ....

Ve bir melodi vurur, kulağının kıyısına
Ansızın geliveren
Alır götürür seni olduğun yerden


Radyo voyage dinlerken ben ben değilim:)


15 Ağustos 2013 Perşembe

ŞIMARIK





Ben senin şımarığın,oyunbazın
Aklıyla oynayan,gönlüyle mahçup
Bazen hiç kimse ,bazen bir kimse
Çoğu zaman ben olanım



Kessen kendinden bir parça
Ben çıkanım ,katsan beni kendine
Sen olanım , sendeyim
Seninle var olanım



Taslaklarda kalmış geçmişten geliyor.Ben okudum bir şey olmadı:)